Babil Kralı Hammurabi'nin (M.Ö. 1728 - M.Ö. 1686) çeşitli meselelerde verdiği kararlar,"Babil'in koruyucu tanrısı Marduk" adına yapılan Esagila Tapınağı'na dikilen bir taş üzerine Akatça dilinde yazılmıştı. Bunlara Hammurabi Yasaları denir. İçinde, inşaatla ilgili düzenlemeler de mevcuttur.
229. madde: Bir inşaatçı her hangi bir kişi için bir bina inşa eder ve bu binayı uygun bir şekilde yapmazsa ve onun inşa ettiği bina yıkılıp sahibini öldürürse, inşaatı yapan öldürülür.
230. madde: Eğer bina, ev sahibinin oğlunu öldürürse, inşaatı yapanın da oğlu öldürülür.
231. madde: Yıkılan bina, sahibinin kölesini öldürürse, inşaatçı, evin sahibine köle için ödeme yapar.
232. madde: Binanın bir kısmı harap olursa, harap olan kısmın tümünü inşaatçı tazmin eder ve yıkılan binayı düzgün bir şekilde tekrar inşa eder.
233. madde: Bir kişi, başkası için bina yapıyorsa, bina henüz tamamlanmamış olsa bile, duvarı yıkılmışsa, inşaatı yapan kişi, kendi imkânlarıyla duvarı daha sağlam hale getirir.
15 Kasım 2011 Salı
11 Temmuz 2011 Pazartesi
Sosyal medyada vezir olmanın 10 altın kuralı
Millward Brown araştırma şirketi sosyal medyanın markalar açısından nasıl yönetileceğine dair bir çalışma yapmış. "Value of a Fan/Bir Hayranın Değeri" araştırmanın sonuçlarını şirketin global CEO'su Eileen Campbell açıklamış.
> Yeni şeyler söylemeyecekseniz sosyal medyayı hiç kullanmayın: Web sitenizin ana sayfasını birebir sosyal medyaya kopyalayarak sıkıcı olmayın.
> Monolog işe yaramaz, tüketicilerinizi önce dinleyin.
> Açık ve dürüst olun: Olmazsak ne olur demeyin, fena tepeliyorlar.
> Gerçek bir marka yüzünüz olsun: Tüketiciler markalarıyla iletişim kurmak istiyor, muhatap bulamazsa kızıyor ve hemen ateşe başlıyor.
> Gerçekten değerli ve somut bir şey önerin: İndirim, hediye kuponu sosyal medyada markaların çok rağbet ettiği uygulamalar olmakla birlikte güvensizliğe yol açıyor. Oysaki yeni ürün hakkında içeriden gelen bilgi, ayrıcalıklı alışveriş tüketicileri daha çok cezb ediyor.> Kendi istek ve ihtiyaçlarına yanıt veren içerik görmek istiyor: Laf salatasından hoşlanmıyor. Alakalı olmayan içerikle karşılaşınca kızıyor ve kişisel alanının ihlal edildiğini hissediyor.
> Arkadaş gibi konuşun: Kullanıcılar, markalarının basit ve günlük bir dille konuşmalarını istiyor. Teknik bir dil ya da satıcı konuşmasına tahammül edemiyor.
> Biraz da olsa onlara kontrol hakkı tanıyın: Markalar, yıllardır elinde tuttuğu kontrolün bir kısmından artık feragat etmeli ve iletmek istediğini dikte edemeyeceği gerçeğine alışmalı. Kullanıcılardan gelen katkıyı kabul etmeli.
> Size ulaşmalarına izin verin: Tüketiciler, markaların sosyal medyadaki mesajlarını "kör parmağım gözüne misali bağırarak" iletmesini istemiyor.
> Bırakın sizin adınıza konuşsunlar: Tüketiciler markalarını savunduklarında sosyal medya o zaman markasını vezir ediyor.
15 Haziran 2011 Çarşamba
LYON / FRANSA
Lyon çok güzel ve sakin bir şehir. Paris gibi turist kaynamıyor. Gezilecek tarihi yerleri, müzeleri ve restoranlarıyla kesinlikle tercih edilebilecek bir destinasyon. Şehir düz bir alanda olduğundan bisiklet bulunabilirse çok kısa zamanda gezilebilir. Belediyeden depozito karşılığında bisiklet alınabiliyor ve şehirde özel park alanlarına bırakılabiliyor ama turistler bu imkandan nasıl faydalanır öğrenmek gerekiyor. En çok dikkatimi rengarenk ahşap ve demir kapılar çekti. Caddelere bakan tüm binaların alt katı mağaza veya restoran. Bu mağazaların arasında bulunun bu kapılardan girip koridoru geçtikten sonra evlere giden bir avluya ulaşıyorsunuz. Fransa'da sedan araba çok tercih edilmiyor.
HAZIRLIK:
Lyon'a gitmeden önce google maps'de otel, tren, havaalanı ve gezeceğiniz yerleri işaretleyip ulaşım bilgilerini görebilir ve yazdırıp yanınıza alabilirsiniz. Otelinizde veya Turizm Ofislerinde metro, otobüs ve tren haritalarını da bulabiliyorsunuz.
HAVA DURUMU:
Gitmeden önce hava durumuna bir bakın. Bulut görürseniz montunuzu ve şemsiyenizi yanınızdan ayırmayın. Her an yağmur bastırabiliyor.
news.bbc.co.uk/weather/KONAKLAMA:
Otel bakıyorsanız www.booking.com'dan kolayca fiyat ve yer seçenekleriyle otel arayarak bulabilirsiniz. Rhone ve Saone nehirleri arasında kalan şehrin merkezi bölgesinde kalmanızı tavsiye ederim. Hotel Royal veya civarı güzel bir seçim olur. Hotel de la Cite güzel ve yeni bir otel ama troleybüsle merkeze 10-15 dakika uzaklıkta.
GEZİLECEK YERLER:
Notre Dame de Fourviere:
Finikülerle buraya çıkabiliyorsunuz. Notre Dame de Fourviere'i ve Lyon'u buradan fotoğraflayabilirsiniz. Vaktiniz varsa haritalarda gösterilen müzeleri ziyaret edebilirsiniz.
Notre Dame de Fourviere'den şehir manzarası harika görülüyor. Fotoğraf çektirmeden ayrılmazsınız.
Diğer Avrupa kentlerinde rastladığımız insanların çektiği bisikletle tur atma imkanı Lyon'da da var. Cyclo Politain: 30 dakikası 20 Euro.
YEMEK:
Le Bar Americain:
Lyon merkezinde yemekleri güzel bir restoran. Somon, peynir tabağı, kaz ciğeri* söyleyebilirsiniz. Normal bir ciğer beklemeyin. (Kazların zorla beslenerek ciğerinin yağlandırıldığını sonradan öğrendim. Şimdi olsa yememeyi tercih ederdim) Garsonlarda güzel önerilerde bulunuyor. Fiyatlar Paris'e göre daha ucuz. 24, rue de la république, 69002 Lyon. Tél : 04 78 42 52 91, www.baramericain.fr
(*) Kazlar zorla besleme, zorla yemi yedirme yöntemiyle ciğerleri yağlandırılıyor. Ciğerler biftek şeklinde de değerlendirilirken yağlı kısmı ise tereyağ gibi sürülür bir şekile krema kıvamına getirilir.
Le François Villon:
Güzel bir mekan yemeklerde gayet güzel. Ana yemek olarak Soğan soslu biftek
güz el. Somonlu veya karidesli başlangıçlar alabilirsiniz. Kaz ciğeri mantıya benzer hamurla pişmiş şekilde geliyor. Tiramisu bildiğiniz gibi değil kasede daha sıvı bir kıvamda geliyor. Güzel Fransız yemeklerini bulabilirsiniz. 20 Rue du Boeuf 690005 Lyon 04 78 68 58 81.
Brasserie Le Sud:
11 pl Antonin Poncet 690002 Lyon, www.brasseries-bocuse.com
L'hostellerie du Port de Groslee:
Lyondan uzakta Groslee'de nehir kenarında güzel bir restoran. Örnek bir menü bu olabilir. Soupe de tomates, chantilly de basilic, toast pistou; Volaille fermiere, pomme puree, sauce morilles; tarte chocolat framboise.
Le Port 01680 Groslee 04 74 39 71 01. www.hostellerieduportdegroslee.fr
Avrupa'da bir çok yemek ve salatada sosis ve jambon kullanılır. Sosis ve jambonun domuz eti içermektedir. Bilginiz olsun.
TRANSFER:
Lyon'daki seyahatiniz bittiğinde Gare de la part dieu istasyonundan Parise veya başka bir yere tren var mı TGV'den bakabilirsiniz. 2 katlı hızlı trenle 2. sınıfda ucuz ve güzel seyahat edebilirsiniz.
PARİS / FRANSA
Paris çok güzel, çok kalabalık, çok turist ve çok pahalı bir şehir olarak tanımlanabilir. Pazar günü bir çok mağaza ve restoran kapalı. Bu nedenle tatilinizde bugünü kapsama iyi olur. Paris merkezi çok pahalı iken dış semtlere gittikçe fiyatlar daha uygun hale geliyor.
HAZIRLIK:
Paris'e gitmeden önce google maps'de otel, tren, havaalanı ve gezeceğiniz yerleri işaretleyip ulaşım bilgilerini görebilir ve yazdırıp yanınıza alabilirsiniz. Otelinizde veya Turizm Ofislerinde metro, otobüs ve tren haritalarını da bulabiliyorsunuz.
TRANSFER:
Diğer şehirlere tren var mı TGV'den bakabilirsiniz.
HAVA DURUMU:
Gitmeden önce hava durumuna bir bakın. Bulut görürseniz montunuzu ve şemsiyenizi yanınızdan ayırmayın. Her an yağmur bastırabiliyor.
news.bbc.co.uk/weather/KONAKLAMA:
Otel bakıyorsanız www.booking.com'dan kolayca fiyat ve yer seçenekleriyle otel arayarak bulabilirsiniz. Madeleine bölgesi otel için iyi bir bölge. Ziyaret edilecek bir çok yere yakın. Bu bölgede Hotel Bedford iyi bir seçim olabilir.
GEZİLECEK YERLER:
Champs Elysees: Dünyaca meşhur bu cadde ilk gören için bir hayalkırıklığı olabiliyor. Zafer Takı'na kadar uzanan uzun ve geniş bir cadde. Etrafı park ve bahçelerle dolu. Yolu bir süre yürüdüğünüzde mağaza ve restoranlar başlıyor. Bir çok markanın showroomu bulunuyor. Araç üreticilerinin bu caddede ne işi var diyorsunuz. Restoran ve cafelerle dolu bir cadde imajı bekliyorsanız yanılıyorsunuz. Çok turist olduğundan yürümekte zorlanıyorsunuz.
Grande Palais ve Petit Palais: Bu iki saray karşılıklı birbirine yakın. Champs Elysees'ye gittiğinizde burayı görebilirsiniz. Ziyaretinizde sanatsal etkinlikleri de görebilirsiniz.
Eifel: Tepesine çıkmak için kuyruğu beklemek zorundasınız. En
tepesine asansörle çıkmanın bedeli 2011'de 13.40 Euro'ydu. 2. katına kadar yürüyerek tepesine asansörle çıkanlardan daha az bedel alınıyor.
Basilique Du Sacre-Coeur:
Metro'da Pigale veya o hat üstündeki yakındaki istasyonlarından birinde inerek yürüyerek ulaşıyorsunuz. Pazar günleri ayin var. Pazar günü Pariste bulunuyorsanız gitmek için iyi bir yer. Yaklaştığınızda 50 merelik merdivenden çıkabilir veya beklerseniz Finikülerle yukarı çıkabilirsiniz. Buradan Paris fotoğrafları çekebilirsiniz. Aşağıya tekrar indiğinizde Bul Karayı Al Parayı oyunu yapanlar var aman dikkat. Avrupa'nın ortasına bu oyuna kananları görünce şaşırdım. Açıktan fotoğraf çekmeyin doğal olarak kızıyorlar.
Paris En Tuk Tuk: Bir çok Avrupa kentine yayılan insanlar tarafından sürülen bisikletler burada da var. 50 Euro ile ufak bir şehir turu yapabiliyorsunuz.
L'open Tour: Üstü açık otobüsle de tur imkanınız var. 1 günlük 29, 2 günlük 32 Euro. Çocuklar 4-11 yaş arası 15 Euro.
YEMEK:
Chez clement restaurant d'hotes: Champs Elysees üzerinde güzel bir restoran. Bize de Türk garson denk geldi. Balık ürünlerini tercih edebilirsiniz.
Mollard Brasserie Restaurant:
Yemek için Mollard Restaurant güzel bir mekan. Rezervasyon yaptırmadıysanız beklemeyi göze almalısınız. İngilizce ve daha bir çok dilde menüsü var. Soğan çorbası, balık ürünlerinden istiridye, tereyağında alabalık ve daha bir çok çeşit yemek bulabilirsiniz.
115 Rue Saint Lazare 75008 Paris +33 0 1 43 87 50 22
www.mollard.fr
Gittiğiniz restoranlarda patates kızartma da isteyin. Fransız tarzı patates kızartması French Fries diye İngiltere'de de geçmiştir. Daha kalın doğranmış patatesler, kimi yerlerde kürek gibi içi biraz daha boş şekilde servis edilir.
Avrupa'da bir çok yemek ve salatada sosis ve jambon kullanılır. Sosis ve jambonun domuz eti içermektedir. Bilginiz olsun.
Yemek ve tatlılardan bir derleme
DÖNÜŞ
Paris Charles de Gaulle havalimanına trenle gidebilirsiniz. Bavulunuz varsa ve yorgunsanız Madeleine'den havalimanına yaklaşık 47 Euro'ya gidebilirsiniz.
Dışardan aldığınız yiyecek ve içecekleri check-in esnasında uçağa vermeniz gerekiyor. Kabine yanınıza alamıyorsunuz. Son dakika giderseniz aldıklarınız çöpe gider buna dikkat edin. Duty Free'den alırsanız fişinizle birlikte paketliyorlar sorun olmuyor.
Meşhur Fransız peynirlerinden Camembert de Normandie alırsanız çok kokar, baştan uyarayım. Kokusuz başka peynirleri tercih edin.
Unuttuğunuz bir hediye olursa Türkiye'ye döndüğünüzde de Duty Free'ye uğrayabiliyorsunuz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)